Dünya düz müdür yuvarlak mıdır?

Dünya! Doğup büyüdüğümüz, yaşayıp öldüğümüz, ağlayıp güldüğümüz, yeyip içtiğimiz evimiz. Farklı türden canlılara ev sahipliği yapan, havasına suyuna, taşına toprağına, denizine ormanına hayran olduğumuz gezegen. Dünya isimli gezegenin şekli hakkındaki tartışmalara cevap vereceğimiz yazıya hoşgeldiniz.

Dünya düz müdür yoksa yuvarlak mıdır? Dünyanın şekli hakkındaki tartışmalar orta çağdan beri sürmektedir. Orta çağda dünyanın yuvarlak olduğunu söyleyen İtalyan Galileo Galilei, Copernicus'un öne sürdüğü güneş merkezli evren kuramını benimsemiş ve Hıristiyanlığa aykırı olduğu gerekçesiyle Vatikan kilisesi emriyle 1632 yılında hapse atılmıştır. O günden beri evangelist hristiyanlar dünyanın düz olduğu konusunda ısrar etmektedir. Gelişen teknoloji bile bu savdan vaz geçmelerini sağlamamıştır. Şimdi bilimsel ve dinsel delilleri görelim.

Delil 1: Diğer gezegenlerin şekli

Dünyanın yuvarlak olduğunu anlamak için diğer gök cisimlerinin şekline bakmak yeterlidir. Dünyadan aya baktığımızda, güneşe baktığımızda hep yuvarlak cisimler görürüz. Teleskop ile daha uzak gezegenlere bakanlar da yine küre şeklindeki gezegenler ile karşılaşırlar. Bütün gezegenler yuvarlak iken dünyanın düz olması beklenemez.

Delil 2: Mevsimlerin oluşumu

Düz dünyada farklı iklimler yaşanamaz. Dünyanın güneş etrafıyla bir tur dönmesiyle 1 yıl tamamlanır, dünyanın kendi etrafında bir tur dönmesiyle 1 gün tamamlanır. Eğer dünya kendi etrafında dönmeden güneşin etrafında dönseydi, dünyanın bir yüzü hep güneş alacakken diğer yüzü hep karanlık kalacaktı ve mevsimler oluşmayacaktı.

Dünyanın kutup bölgeleri her zaman soğukken ekvator bölgeleri her zaman ılımandır. Kutup ile ekvator arasında kalan bölgeler ise 4 mevsim yaşamaktadır. Bunun sebebi küre dünyanın eğimi dolayısıyla güneşten aldığı ışık miktarının üç ayda bir değişmesidir. Aralık, ocak, şubat aylarında güneş daha erken battığı için kış olur; haziran, temmuz, ağustos aylarında güneş daha geç battığı için yaz olur. Güneşin 2 tane doğma yeri ve 2 tane batma yeri vardır. 21 aralık ve 21 haziran arasında güneşin doğduğu ve battığı yerler değişikşlik gösterir. Bu konuya "iki doğunun ve iki batının rabbidir" (55/Rahman 17) ayeti dikkat çeker.

Delil 3: Güneş tutulması

Güneş tutulması da dünyanın yuvarlak olduğuna işarettir. Güneş ve dünya arasına ay girdiği zaman güneş tutulması yaşanmış olur. Güneş tutulmasını izlerken aslında ayın dünyaya bakan tarafını izlemiş oluruz ve bu her yerden değil bazı ülkelerden tam görünür.

Delil 4: Güneş sistemi

Uzayda kütlesi büyük olan cisimler küçük olan cisimleri çekerler, güneş sistemimizde en büyük ve ağır cisim güneş olduğu için gezegenler güneş etrafında dönerler. Dünyamız da güneşin yörüngesine girmiş ve ince hesaplamalar ile konumlanmıştır. Dünyanın ağırlığı ve boyutu güneşe olan uzaklığını ayarlamış ve yaşanabilir şartları oluşturmuştur. Ayrıca dünyamız kendi ekseni etrafında döndüğü için güneşin çekim gücüne kapılmadan onun etrafında dönmeye devam eder.

Güneş de sabit değildir, samanyolu galaksisi etrafında dönmektedir. Akıp giden güneşin etrafında dönen gezegenlerden birinde yaşamaktayız. "Ve Güneş, ona ayrılan yerde akıp gider. Bu aziz ve alim olanın takdiridir." (36/Yasin 38)

Dünya güneş etrafında dönüyor, güneş samanyolu etrafında dönüyor, samanyolu kendi etrafında dönüyor. Atomlar da çekirdeğin etrafında dönüyor. Herşeyin birşeyler etrafında döndüğü bir evrende yaşıyoruz. Bu yüzden hacı olmanın temsili de kabenin etrafında dönmektir. 7 kat gök döndüğü için kabenin etrafında 7 kere dönülür/tavaf yapılır. Böylece göklerin "isteyerek geldik" (41:11) demesi gibi biz de tavaf yapınca bu ahenge ayak uydurmuş oluruz.

Delil 5: Uzaydan çekilen görüntüler

Dünyanın yer çekimi ile uzayın yer çekimsiz alanı arasında kalıp yörüngeye oturan uydularımız tarafından çekilen görüntüler de dünyanın şeklini modern çağda ortaya koymuştur. Yeryüzünden yükselip atmosfere çıktıkça yuvarlak olduğu görülmektedir. 2012 yılında felix isimli adamın balonla 39 km yükselip atlama videosunda dünyanın küre şekli görülmektedir. https://youtu.be/PBZlCKXDa_w?t=20

Delil 6: Dünyanın içi, Van allen kuşağı, kuzey ışıkları!

Dünyanın içi tam anlamıyla alev topudur, bu alevler bazen dünyanın bacaları olan yanardağlardan püskürür. Sıcak çekirdeğin dışında eriyik metaller bulunur. Bu metaller, dünyanın kendi ekseni etrafında (1670 km hızla) dönmesiyle bir mıknatıs gibi manyetik alan (Van allen kuşağı) oluşturur ve güneş patlamasından gelen elektromanyetik radyasyon parçacıklarına karşı kalkan görevi görür, böylece kuzey ışıkları oluşur.

Kuranda dünyanın dönüşüne işareten dağların bulutlar gibi hareket ettiği söylenmiştir: "Dağları görürsün onları yerinde durur sanırsın. Oysa onlar bulutların yürümesi gibi yürümektedirler. Bu, her şeyi özenle yapan Allah'ın yapısıdır. Şüphesiz O, yaptıklarınızdan haberdardır." (27/Neml 88)

Delil 7: Geceyi gündüze sarmak!

Kuranda dünyanın şekline işaret eden ayette "Gökleri ve yeri hak ile yarattı. Geceyi gündüzün üzerine sarıyor, gündüzü gecenin üzerine sarıyor. Hepsi belirli bir ecele akıp gidiyor. Bilki o azizdir ve gaffardır." (39/Zumer 5) denmiştir. "YUKEVVİRU" kelimesi "sarıyor" anlamına gelmektedir ve küre kelimesine benzer. Sarmak için yuvarlak bir cisim olması gerekir. Gece ve gündüz birbirini kovalarken ip yumağı gibi birbiri üzerine sarılır.

Dünya düz diyenlerin iddiaları!

İddia 1: İncilde "İblis isayı dağa çıkarıp dünyanın bütün ülkelerini gösterdi" (Matta incili 4/8) yazıyor. Bütün ülkeleri gördüyse dünya düzdür.

Cevap: Dağın tepesinden görülebilecek alan birkaç bin kilometre ötesidir. Dünyanın tümü bir dağın tepesinden görülemez. İncil bir rivayet kitabı olduğu için yazarları "gözünün görebildiği ülkeleri gösterdi" yerine "dünyanın bütün ülkelerini gösterdi" yazmış olabilir. Nitekim incilde isanın Allahın oğlu ilan edilmesini musallat olan cin şeytanların başlattığı da yazmaktadır (Luka incili 4/41), isayı Allahın oğlu ilan etmeden dindar olunmayacağı da (Yuhanna incili 4/15) yazmaktadır. Çelişkilerle dolu farklı inciller vardır. Dağın tepesinden dünyanın bütün ülkelerin görülmesi de yanlışlardan biridir.

İddia 2: Rahman 33.ayette dünyanın sınırlarını geçemeyeceğimiz söyleniyor. Uzaya çıkmak imkansız, nasa bizi kandırıyor.

Cevap: Rahman 33.ayette "Ey cin ve insan topluluğu! Göklerin ve yerin sınırlarını delip geçebilirseniz geçin. Ama elinizde bir güç olmadan geçemezsiniz. " denmiştir. Yani "asla çıkamazsınız" denmemiş, "sultan/üstün güç olmadan çıkamazsınız" denmiştir. 1400 yıl önce elbette uzaya çıkmak mümkün değildi lakin günümüz teknolojisiyle bu mümkün.

Konuyla ilgili haberlere örnek olarak: "Uzay aracı Perseverance yedi aylık bir yolculuktan sonra Kızıl Gezegen'e sorunsuz bir şekilde indi. Araç, Mars’ta bir zamanlar yaşam olduğuna dair kanıt arayacak." (19 şubat 2021 haberleri)



İddia 3: Enbiya 32.ayette korunmuş tavan yaptık deniyor. Bu tavanı geçmek mümkün değil, nasa bizi kandırıyor.

Cevap: "Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise (göğün) delillerinden yüz çeviriyorlar." (21/Enbiya 32) ayetindeki korunmuş tavan, atmosfer tabakalarının dış etkenlerden dünyayı koruduğuna delalettir. Atmosfer; gök taşlarını yakıp kül ederek dünyaya büyük halde düşmesini önlemekte, güneş ışınlarının zararlı kısımlarını süzmekte, oksijenin uzaya saçılmasını engellemekte, güneş ışığını eşit dağıtarak her yeri aydınlatmakta, dünyanın ısısını yaşanabilir tutmaktadır. Bu korunmuş tavan yani atmosfer tabakaları sayesinde yaşam devam etmektedir. Bu atmosferi aşmak da teknolojik aletler ile mümkün olabilir.

Ey cin ve insan topluluğu! Göklerin ve yerin sınırlarından geçip gitmeye gücünüz yetiyorsa geçip gidin! Bir sultan/üstün güç olmadan geçemezsiniz. (55/ Rahman 33)

Rahman 33.ayette gücünüz yetiyorsa göklerin sınırını geçin deyip, üstün güç olmadan geçemezsiniz diyerek uzayda yolculuğun mümkün olduğuna işaret edilmiştir. Ancak burada bahsedilen gökler atmosfer değil, 7 kat iç içe geçmiş göklerdir. Birinci kat gökte görebildiğimiz yıldızlar bulunur. "En yakın göğü lambalarla süsledik.." (67/Mülk 5) Demek ki atmosferi aşmak bir yana 7 kat gökte bile uzay gemisiyle yolculuk yapabiliriz.



İddia 4: Zulkarneyn'in güneşin battığı yere (Kehf 86) ve güneşin doğduğu yere (Kehf 90) gittiği söyleniyor. Demek ki bir doğu ve bir batı var. Dünya düz ki böyle deniyor.

Cevap: Zulkarneyn isimli peygamberin yolculuğunda güneşin battığı yerde kara balçığa batar buldu denmekte, bataklık olan bir bölgeye yolculuk yaptığına işaret edişmektedir. Güneşin doğduğu yerde ise güneşin siper yapılmadığı bir yer denilerek çöl şartlarına işaret edilmektedir. Bu yerler dünyanın uçları değil, farklı iklimlere sahip yerlerdir. Ayrıca dünyanın iki doğusu ve iki batısı olduğunu da Rahman 17.ayette görmüktük. Zulkarneyn kıssasından dünyanın düz olduğu çıkmaz.

Bu yazımızda dünyanın şekline dair bilgiler paylaştık. Dünya düz mü yuvarlak mı sorusuna bilim ve din uyumuyla delil sunduk. Bilime göre de Kurana göre de dünya yuvarlak. Düz bir gezegen görülmüş şey değildir. Bütün gezegenler yuvarlaktır.