Kuran müslümanlığı hakkında bilgiler

Hadis Uydurma Sebepleri

Televizyon, radyo, internet gibi araçların olmadığı dönemlerde insanlar birbirine hikaye anlatmayı çok severlerdi. Bu hikayelere din de ilave edilir ve şehir efsanesi hikayeler türerdi. Sonradan hadis avcısı adamlar çıkıp bu hikayeleri kitap haline getirdi ve dinin kaynağı olarak gösterdi. Bunlardan bazıları aşağıda sıralanmıştır.

1- Harut ve Marut isimli meleklere iftira atan hadis


Ahmed Ibni Hambel ve Ibni Hibban'in. Ibni Ömer'den rivayet ettigine göre, Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:  «— Adem (A.S.) yeryüzüne indirilince melekler, «Yâ Rabb'i! Bizler sana hamdederek seni noksanliklardan tenzih eder ve seni takdir ederken sen yeryüzüne kargasalik çikarip kan döken birini mi halife yapiyorsun?» derler. Ulu Allah (C.C)  «Ben, sizin bilmediginizi bilirim»(Bakara/30).  diye buyurunca melekler yine «Ey Rabb'imiz, biz sana ademoglundan daha çok bagliyiz.» derler. 
Bunun üzerine Ulu Allâh «iki melek getirin, bakalim nasil davranacaklar» diye buyurur. Melekler «Ey Rabb'imiz, Harut ile Marutu seçiyoruz» derler. 
Ulu Allah, ikisine «Yeryüzüne ininiz» diye buyurur. Onlar da inerler. Çiçeklerden biri güzel kadin kiligina sokularak karsilarina çikarilir, hemen yanina sokularak onunla yatmayi teklif ederler. Kadin onlara «Sirk ifade eden su cümleyi dilinizden duymadikça hayir» diye cevap verir.
Onlar da «Hayir, bizler hiç bir zaman Allah'a sirk kosmayiz» diye karsilik verirler. 
Bu cevaplari üzerine kadin yanlarindan ayrilir. Sonra onunla yeniden karsilasirlar. Yaninda bir bebek tasimaktadir. Hârut ile Mârut yine kadindan kendilerine teslim olmasini isterler. Kadin «Bu bebegi öldürmedikçe olmaz» diye cevap verir. Onlar da «Hayir, Allah adina yemin ederek söylüyoruz ki, biz hiç bir zaman onu öldüremeyiz» diye cevap verirler. Bunun üzerine kadin yine gözlerden kaybolur. Az sonra elinde bir kadeh içki ile geri döner. Yine ondan kendilerine teslim olmasini isterler. Kadin «Su kadehteki içkiyi içmedikçe olmaz» der. Içkiyi içerler. Sarhos olunca hem kadinin irzina geçerler, hem de çocugu öldürürler. 

Bu korkunç yalanlar içeren hikayede melekler sanki şehvet ve cinsellik özelliklerine sahipmiş gibi bir kadınla imtihan oluyorlar ve alkol içince günaha düşüyorlar. Alkol içmenin kötülüğünü anlatmak için uydurulan masal'a Allah'ın meleklerinin ismini de katmışlardır. Kuranda ise Harut ve Marut isimli iki meleğin insanların arasına büyü ilmi öğretmek için indiği yazmaktadır.

2- Kertenkele'den korkanların uydurduğu hadis


Kertenkeleden korkan bir adamın uydurduğu hadise göre:
''Kertenkeleyi bir vuruşta öldürene 100 sevap vardır. Çünkü kertenkele, Hz. İbrahim ateşe atılınca diğer hayvanlar gibi su taşımayıp yanmasını istediği için üflemiştir. Bu yüzden kertenkele fasıktır.'' (Müslim: 2240/147, Buhari: 7/3150)

Kuran'da Hz. İbrahim ateşe atılınca bir mucize olarak ateşin yakmadığı yazmaktadır. Enbiya Suresi 69:'' Ey ateş! İbrahim için serinlik ve esenlik ol! dedik.'' Ayrıca kertenkele gerçekten Hz. İbrahim'i yakmak istemiş bile olsa onun suçunu bugünkü kertenkeleler yüklenmezdi. Çünkü islam'da atalarının işlediği suçtan ötürü torunları ceza çekmez. Fatır Suresi 18:''Hiçbir günahkar başkasının günahını yüklenmez...'

3- Tövbe Etmenin Önemini Anlatmak İçin Uydurulan Masal



"Sizden önce yaşayanlar arasında doksan dokuz kişiyi öldüren bir adam vardı. Bir ara yeryüzünün en bilgin kişisini sordu. Kendisine bir râhib tarif edildi. Ona kadar gidip, doksan dokuz kişi öldürdüğünü, kendisi için bir tövbe imkânının olup olmadığını sordu. Râhib: 'Hayır yoktur!' dedi. Herif onu da öldürüp cinayetini yüze tamamladı." "Adamcağız, yeryüzünün en bilginini sormaya devam etti. Kendisine âlim bir kişi tarif edildi. Ona gelip, yüz kişi öldürdüğünü, kendisi için bir tövbe imkânı olup olmadığını sordu. Âlim: 'Evet, vardır, seninle tövben arasına kim perde olabilir?' dedi. Ve ilâve etti: 'Ancak, falan memlekete gitmelisin. Zîra orada Allah'a ibadet eden kimseler var. Sen de onlarla Allah'a ibadet edeceksin ve bir daha kendi memleketine dönmeyeceksin. Zira orası kötü bir yer.'" "Adam yola çıktı. Giderken yarı yola varır varmaz ölüm meleği gelip ruhunu kabzetti. Rahmet ve azab melekleri onun hakkında ihtilâfa düştüler. Rahmet melekleri: 'Bu adam tövbekâr olarak geldi. Kalben Allah'a yönelmişti.' dediler. Azab melekleri de: 'Bu adam hiçbir hayır işlemedi.' dediler." Onlar böyle çekişirken insan suretinde bir başka melek, yanlarına geldi. Melekler onu aralarında hakem yaptılar. Hakem onlara: 'Onun çıktığı yerle, gitmekte olduğu yer arasını ölçün, hangi tarafa daha yakınsa ona teslim edin.' dedi. Ölçtüler, gördüler ki, gitmeyi arzu ettiği (iyiler diyarına) bir karış daha yakın. Onu hemen rahmet melekleri aldılar." Bir rivayette şu ziyade var: "Bir miktar yol gidince, ölüm gelip çattı. Adamcağız yönünü sâlih köye doğru çevirdi. Böylece o köy ehlinden sayıldı." [Buharî, Enbiya 50; Müslim, Tövbe 46, (2766); İbnu Mâce, Diyât 2, (2621).]

Bu rivayette görüldüğü gibi bir adam 99 kişiyi öldürdükten sonra tövbe etmenin mümkün olup olmadığını merak ediyor. Bir rahip'e danışıyor. Olumsuz cevap alınca onu da öldürüyor. Sonra başka bir kişiye gidip tövbe imakanı var mı diye soruyor. Bu sefer olumlu cevap alıyor. Allah'a kulluk edenlerin yanına giderken ölüyor. Melekler kararsız kalıyor. Başka bir melek gelerek ''nereye yakınsa ona göre muamele edin'' diyor. Müslüman diyarına yakın olduğu için rahmet melekleri ruhunu götürüyor.

Burada anlatılan olayın masal olduğu ve insanlara tövbe edip salih insanlarla yaşamanın önemini anlatmak için uydurulduğu çok açıktır.  Kuran'a göre masum bir insanı ölüdüren kişi cehenneme gider. Maide Suresi 32: İşte bundan dolayı İsrailoğullarına şu hükmü yazdık: 'Kim bir cana karşılık veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak sebebiyle olmaksızın bir kimseyi öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir kimseyi diriltirse bütün insanları diriltmiş gibi olur.' Muhakkak ki peygamberlerimiz onlara açık delillerle geldiler. Yine de bunun ardından onların çoğu yeryüzünde aşırıya gitmektedirler.

Bu tür hikayeler iyi niyetle uydurulup halk arasında anlatıldığı dönemlerde Hadis toplayıcıları akıllarına uyanları kitaplarına almışlardır.

4- Kocaya itaati kutsallaştırmak için uydurulan hikaye


Kadınların kocasının sözünden çıkmaması gerektiğini anlatmaya çalışanlar, cennet ile müjdelenen kadın hikayesi uydurup Hz. Fatıma'yı ve Hz. Hüseyin'i dahil ederek masal uydurmuşlardır. Bu masal şöyledir.

Uydurma Hadis – Bir gün peygamberin kızı Hz. Fatıma, Resulullah'a ''Cennete ilk girecek kadın kimdir?'' diye soru sorar ve peygamber ona falanca yerde bir kadın olduğunu isterse onu görmeye gidebileceğini söyler. Bunun üzerine Hz. Fatıma merak ettiği kadının evine gider ve kapıyı çalar. İçeriden yaşlı bir kadın sesi duyar. Kapı ardından kendisini tanıtan fatıma ilginç bir durumla karşılaşır. İçerdeki kadın peygamber kızının kendisini ziyarete geldiğine çok sevinmesine rağmen kocasından izin almadığı için kapıyı açmaz. Ertesi gün tekrar gelmesini rica eder. Bunun üzerine evine dönen Hz. Fatıma ertesi gün yanında küçük oğlu Hz. Hasan ile birlikte cennetle müjdelenen kadının evine gitti. Fakat yine içeri alınmadı. Sebebi ise kadının kocasından sadece Hz. Fatıma için izin almış olmasıydı. Cennetlik kadın ''isterseniz siz gelin ama çocuk dışarıda kalsın'' dedi. Bunun üzerine tekrar evine dönen Hz. Fatıma, ertesi gün diğer çocuğu olan Hz. Hüseyin'i de yanında götürmüştü.Fakat yine kapı duvardı. İçeri alınmadı ve tekrar evine döndü. Ertesi gün çocuklarıyla birlikte yine gitti ve nihayet içeri girebildiler. Hz. Fatıma çok şaşırmıştı çünkü kadın çok genç ve güzeldi. Ama dışarıdan yaşlı bir kadın sesi gibi duyuluyordu. Bunun sebebini sorduğunda peygamberin cennetlik olarak tanıttığı kadın şöyle cevap verdi: ''Sesimin kötü çıkması için ağzıma taş doldurup konuştum. Kocam dışında yabancı erkeklerin sesimi duyup günaha girmeyi istemiyorum. Bu yüzden hep ağzımda taş ile konuşurum.'' dedi. Bunu duyan Hz. Fatıma kadının kocasına karşı itaatine hayran kaldı ve neden cennetle müjdelendiğini anladı.

Hikayede görüldüğü gibi Hz. Fatıma ile dalga geçercesine sürekli kapıdan kovan bir kadın sonunda misafiri kabul ediyor ve ağzına taş doldurup konuştuğunu açıklıyor. Bu kadın peygamber eşlerinin ve peygamber kızlarının bile yapmadığı bir takva (aslında ruhbanlık) örneği gösterip Hz. Fatıma'nın takdirini kazanıyor. Böylece kocasına karşı itaatin karşılığı dünyadayken cennet ile müjdelenmek oluyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?