Kuran müslümanlığı hakkında bilgiler

Müzik haram mıdır? İslamda müziğin yeri nedir?

müzik
Soru: İslamda müzik dinlemek haram mıdır, müzik hakkında bir yasak var mıdır? Bazı kesimler islamda müziğin haram olduğunu söylüyor, bunun Kuranda karşılığı var mıdır?

Cevap: Bu soruyu cevaplamak için hem akıl nimetini hem ayetleri kullanacağız. Zira bu ikisi birleştiğinde islamı anlamak mümkündür. Akıl, mantık, ayetler, bilim gibi etkenler birlik olunca ortaya kitap ve hikmet çıkmaktadır. Allahın dinini anlamak üstün ahlak ve temiz akıl gerektirir. Bu ön bilgiden sonra islamda müziğin yeri hakkındaki delillere geçelim.

Bir şeyin islamda haram olması için onun yüce Allah tarafından yasak edilmiş olması gerekir. Örneğin domuz eti yemenin haram olduğu konusunda kimsenin şüphesi yoktur çünkü Kuranda geçer. Müziğin haram olup olmadığını anlamak için de bir ayet bulmak gerekir. Diğer yasakların uslup şekline benzer şekilde müzikten bahseden bir ayet yoktur. Mesela faiz üslubundaki gibi "müzik dinleyen şeytan çarpmış gibi dirilecek" diyen ayet yoktur yahut sarhoşluk veren şeyler hakkındaki gibi "müzik şeytan işi pisliktir" ayeti yoktur. Öyleyse bu konu "hoşunuza gitmeyecek şeyleri sormayın" (5/101) ayeti kapsamına girmekte ve hüküm aramaya gerek olmayan serbest bırakılmış konulardan biridir.

İnsan aklına bırakılan serbest konu demek bir şey zararlıysa mekruh, zararsız ise mubah demektir. Örneğin zehirli mantar yemek sağlığa zararlıdır, buna mekruh denebilir. Lakin kültür mantarı lezzetli bir yiyecektir ve buna mubah denebilir. Aynı mantıkla düşünürsek bir bıçak ekmek doğramak için kullanılır ise mübahtır, bir ateş yemek pişirmek için kullanılırsa mubahtır. Bıçakla adam yaralanabilir, ateşle yangın çıkarılabilir, lakin bu zararları var diye kimse bıçak kullanmayı ve ateş yakmayı haram etmez. İşte aynı şey müzik için de geçerli.

Müzikle bir insanı isyana sürükleyebilir yada mutlu bir enerjiye çekebilirsiniz. Müzikle film sahnelerine heyecan katabilir ve duyguyu yansıtmak için kullanabilirsiniz. Müzik farklı notaların farklı aletler kullanılarak ruh halini yansıtan sesler oluşturulmasıdır. Sesler frekansına göre insan ruhuna etki eder. Müziği doğadaki kuşlarda bile görebilirsiniz. Küçücük ses telleriyle onlarca farklı sesi taklit edebilirler, düzgün ritimli melodiler dizerek şarkı söyleyebilirler. Bunu yaparken de kafalarını aşağı yukarı hareket ettirip dans ederler. Hayvanlar bile güzel seslere eşlik edip dans etmektedir. Diğer örnek küçük masum çocuklardır. Müzik duyan bebekler kendilerince dans etmeye başlarlar. Ritme ayak uydurup şirin danslarını yaparlar. Şimdi düşünelim, müzik kötü birşey olsaydı ve haram olsaydı en masum canlılar neşeyle şarkı söyleyip dans eder miydi?

Kötü müzikler de var tabi, mesela "bir tanrıya taptım bir sana taptım, kahpe kader, isyanlardayım, küfür ve argo" gibi sözler içeren, mutsuz insanı daha mutsuz eden ve kendine zarar vermesine yol açan tarzlar tıpkı bıçakla adam yaralamak gibidir. Bu tür kötü şeylere mekruh denebilir. Kendine de haram edebilir. Lakin Allah adına haram edemez. İşte ince çizgi burada. Birşeyi kendi hayatınıza haram edebilirsiniz, lakin Allah adına haram edemezsiniz. Allah adına haram ettiğiniz anda ilahlık sınırını çiğnemiş olursunuz. Siz ilah mısınız haram belirliyorsunuz, din babanızdan size miras mı kaldı hüküm ekleme yetkilisi olduğunuzu sanıyorsunuz. Dinin sahibi Allah olduğuna göre ondan başkası hiçbir hüküm koyamaz. ‘’...Hükmünde hiçbir ortağı yoktur.’’ [18/Kehf Suresi 26]

Hükmünde ortağı olmamasını anlamak için kırmızı renkli yuvarlak bir çember hayal edelim. O çemberin içinde "haram helal, farz nafile, sevap günah, ceza ödül" gibi dini hükümler koyalım, Kuranı oraya yerleştirelim. Hem de kıyamete kadar kalacak, ne yeni birşey eklenecek ne de birşey çıkarılacak şekilde altını ve sütünü kırılmaz camla kapatalım, etrafına kıyamete kadar yanacak bir madde sürüp yakalım ki hiç kimse o çembere yaklaşamasın bile. Yaklaşırsa ve çembere birşey eklemeye kalkışırsa paçaları tutuşsun. İşte bu örnekle kafamızda ilahlık sınırı canlanmış oldu. İslam dininin Allah tarafından belirlenmiş hükümleri bu çemberin içindedir, hiç kimse ilave yada eksiltme yapamaz. Haram uydurmaya kalkışan da ilahlık sınırını çiğnediği için ahiret hayatında yanar. Haram uydurmak bir nevi "ben de ilahım" demektir. "Onlardan her kim, "ben de onun aşağısında konumlanmış bir ilahım" derse böylece onu cehennemle cezalandırırız. Böyle cezalandırırız zalimleri." [21/ Enbiya Suresi 29]

Haram uydurmayın!

Dillerinizin uydurduğu yalana dayanarak, “Bu helâldir, şu da haramdır” demeyin! Çünkü Allah'a karşı yalan uydurmuş olursunuz. Şüphesiz Allah'a karşı yalan uyduranlar kurtuluşa eremezler. (16/Nahl 116)


Kuranda geçmeyen ama haram olduğu iddia edilen ne varsa yalandır. Peygamber adına söylenen haramlar da insan uydurmasıdır çünkü peygamberler de beşerdir, ilahlık sınırını çiğneyemez, hüküm koyamaz. Hadislerde müziğin haram olduğu söylenmesi, insanların kendi görüşlerinin peygamber sözü olarak sunulmasıdır. Bir peygamber müzik hakkında en fazla mekruh diyebilir onu da içkili alemli gecelerde kullanıldığı için böyle diyebilir. Düğünlerde kullanılması hakkında mubah diyebilir. Allahın elçisi bile olsa ilahlık sınırını çiğneyemez ve kitap dışına çıkamaz. "Ben ancak bana vahyedilene uyarım" (46/9, 6/50) Vahyedilen ise Kurandır. (10/15)

Müziğin günümüzdeki kullanımı daha yaygındır, bir filmde sahneyi daha etkili kılan şey ruh haline uygun müziktir. Bir gerilim filminde kapıya odaklandığınız esnada aniden paslı demir sürtünmesi sesi verilir ve korkmanız sağlanır. O ses olmasaydı hiçbir şey hissetmeden izlemeye devam ederdiniz. Yahut bir savaş sahnesinde gaza getiren müzik konulması duygularınızı depreştirir. Dini film olan Çağrı filminde, Hz Yusuf dizisinde müziğin sanat için kullanımına, müziğin bir gereklilik olduğuna şahit olduk. Önemli olan her nimeti hayra kullanmak. Kamerayı, oyunculuğu, medyayı, müziği hayra kullanarak islamı tanıtmak çağımızın nimetlerinden biridir.

Sonuç olarak müzik; zehirli mantar ve kültür mantarı ayrımı gibi mubah - mekruh ayrımına tabidir. Mutlu eden, huzur veren, neşe katan müzikler mubahtır. Kötü etkileyen, hayattan bezdiren, isyana sürükleten, kolunu jiletleten, yüzünü gözünü siyaha boyatıp farklı şekillere sokan müzikler mekruhtur. Yüce Allah bu konuda bir yasak getirmediyse kendi aklımızla bileceğimiz içindir. Örneğin "bir bardağı kulpundan mı tutsam yoksa belinden mi tutsam dine uygun olur" sorusu için bir ayet aramaya gerek yok ise müzik için de ayet aramaya gerek yok.

3 yorum:

  1. Hikâye yazmak da serbest konulara giriyor değil mi?

    YanıtlaSil
  2. Bence sende denemelisin ki buraya kadar geldiysen bir hikaye yazmaya başlamış gibisin Rabbim hidayet etsin...

    YanıtlaSil
  3. Şuarâ Suresi - 224-227 . Ayete ne diyorsunuz ?

    YanıtlaSil

Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?